Karadeniz'de bir sahil beldesinde geçen çocukluğum, Gümüşhanevi mektebinin takipçilerinden Abdi Efendi ve Hacı Ali Efendi'den feyz almış, Sivaslı Ismail Hakkı Toprak Efendi'den ders almış babamın, kimi zaman esrarengiz sûfi menkıbe anlatımlarını dinlemekle geçti.
Yıllar sonra İstanbul'a geldiğimde bu kez yaşayan tasavvuf büyüklerini dinlemek, onlardan feyz almak nasip oldu. Hüseyin Vassaf'ın Sefine-i Evliyâ-i Ebrar gibi eserleriyle yeryüzünde nice izler bırakmış sûfilerin hayatlarından işaretler topladım.
İşte bu eser, tüm bu Evliyâ-i Kiramın hayat hikâyelerinden alınmış feyz ve ilhamların bir gül demeti oldu.
Umarız bu eserle onların ruhaniyetleri de birer Fâtiha’ya vesile olur.